Boşanma davalarında ispat, en önemli aşamadır. Bunun için neyin nasıl ispat edileceği bilinmelidir. Yani usule riayet edilmesi, edilmediği durumda ise neticelerine dikkat edilmelidir ki halk arasındaki tabirle pirince giderken evdeki bulgurdan olunmasın.
Bu durum HMK madde 189/2 içerisinde; “Hukuka aykırı olarak elde edilmiş olan deliller, mahkeme tarafından bir vakıanın ispatında dikkate alınamaz.” şeklinde açıkça düzenlenmiştir.
Yazımızla boşama davasında karşılaşılan bazı delil yasaklarını Yargıtay uygulaması ile ele almaktayız.
KORSAN PROGRAM İLE DELİL ELDE EDİLEMEZ!
Delil elde edebilmek adına eşinin telefonuna rıza ve bilgisi dışında program yüklenerek elde edilen veriler ne olursa olsun, içeriğine bakılmaz ve delil olarak kabul edilemez.
- “…davacı tanıkları, davalı kadına ait telefonda resim ve yazışmalar gördüklerini beyan etseler de davacı erkeğin duruşmadaki “ kadının telefonuna “disk digger” isimli programı kurduğu, telefondaki silinen kayıtları geri getirdiği” beyanı dikkate alındığında erkeğin eşinin telefonuna yüklediği program ile elde edilen görüşme kayıtlarının hukuka aykırı olarak elde edilen delil niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında, hukuka aykırı bu delil kusur belirlemesinde dikkate alınamaz ve bu delil ile kanıtlanmak istenen vakıa kadına kusur olarak yüklenemez…”; Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2021/7539 E 2021/9869 K
EŞİN TELEFONU RIZA DIŞI ELE GEÇİRİLİP İÇERİĞİ DELİL OLARAK SUNULAMAZ!
Eş olmanın 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu çerçevesinde bazı sonuçları olsa da, bunlar Anayasa madde 20 ile korunan özel hayatın eşler arasında ortadan kalktığı şeklinde yorumlanamaz ve bu hakkın ihlali ile elde edilen deliller, kusur olarak eşe yüklenemez.
- “…Dosya incelendiğinde; davalı-davacı kadının evden ayrılırken eşyalarını almasına izin verilmediği, bu şekilde cep telefonunu da yanına alamadığı sabittir. Telefonu unuttuğu varsayımında dahi telefondaki mesajların özel hayatın gizliliğini ihlal edecek şekilde kusur belirlemesinde dikkate alınması doğru görülmemiştir. Bu nedenle davalı-davacı kadının cep telefonunda yer alan mesajlar hukuka aykırı olarak elde edilmiş delil kapsamında olup, kusur belirlemesinde dikkate alınamayacağından davalı-davacı kadına, eşine “hanzo” diye hitap ettiği, babasının eşine “maloş” diye hitap etmesine ses çıkarmadığı vakıaları kusur olarak yüklenemez…”; Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2021/563 E 2021/1768 K
Ancak yukarıda aktarılanlar kural olarak geçerli ise de istisnaları mevcuttur. Yargıtay tarafından her olay kendi koşullarında değerlendirilmekte ve istisnai bazı hallerde delilin elde ediliş biçimine göre tuzak vb kurulmayan hallerde, eşin rızası dışında elde edilen veriler delil kabul edilmektedir.
- “..Erkek eş, dilekçelerinde “sadakatsizlik” vakıasına dayanmış ve delil olarak telefon mesajı ekran görüntüsü ile internet arama geçmişi ekran görüntülerini sunmuştur. Davalı-davacı kadın, erkeğin sunduğu delilleri kabul etmediğini belirterek delillerin hukuka aykırı olarak elde edildiğini iddia etmiştir.Davalı-davacı kadın, birleşen dava dilekçesinde telefonunu babasına verdiğini ve babasının da kendisinin de bulunduğu ortamda eşine verdiğini söyleyerek delillerin elde edilişi konusunda erkeğin beyanları ile örtüşen beyanda bulunmuştur. Bu durumda, erkeğin dosyaya sunduğu delillerin elde edilişinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır…”; Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/584 E 2022/2433 K
Bu sebeplerle boşanma davası açılırken delillerin hukuka uygun olup olmadıklarının alanında uzman avukatlar eşliğinde tek tek incelenmesi son derece önemlidir.
EVE DİNLEME CİHAZI YERLEŞTİRİLEREK ALINAN SES KAYDI HUKUKA AYKIRIDIR!
Eşlerin müşterek konuta gizli kamera ya da ses kayıt cihazı yerleştirip sonra da buradan elde ettikleri kayıtları delil olarak mahkemeye sunmaları halinde, bu kayıtların değerlendirmeye alınması mümkün değildir.
- “…erkek tarafından müşterek haneye eşinden gizli olarak yerleştirilen dinleme cihazına kaydedilen konuşmalarında başka bir erkekle evli bir kadına yakışmayacak şekilde uygunsuz konuşmalar yapmak suretiyle güven sarsıcı davranışlarda bulunan kadının, erkeğe nazaran daha ağır kusurlu olduğu gerekçesiyle erkeğin bir kısım istinaf taleplerinin kabulüne, kadının istinaf taleplerinin ise tümden reddine karar verilmiş, hüküm bu sefer davalı-karşı davacı kadın tarafından temyiz edilmiştir. Dosyaya davacı-karşı davalı erkek tarafından sunulan ses kaydı hukuka aykırı delil niteliğinde olup hükme esas alınamaz. Kadının, bölge adliye mahkemesince kendisine kusur olarak yüklenen tek vakıa olan güven sarsıcı davranışlarda bulunduğuna dair dosyada davacı-karşı davalı erkek tarafından sunulan ses kaydı dışında başkaca somut bir delil veya tanık beyanı da bulunmamaktadır…”; Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2021/4868 E 2021/6037 K
AF KABUL EDİLEN OLAYLARA DELİL OLARAK DAYANILAMAZ!
Boşanmaya sebep olan olayların doğrudan affı ya da dolaylı biçimde hoş görülmesiyle evliliğin sürdürülmesi halinde, tekrardan delil olarak ortaya konulamaz. Yani halk arasındaki tabirle temcit pilavı gibi aynı meseleler ısıtıp ısıtıp öne konulamaz.
- “…Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle davacı-davalı erkeğe kusur olarak yüklenen “telefonla gizli şekilde iletişim kurma” vakıasının tanık beyanlarında eski tarihli olduğu ve evlilik birliğinin devam ettiği, bu eylemin davalı-davacı kadın tarafından affedildiği, en azından hoşgörü ile karşılandığı, bununla birlikte yine erkeğe kusur olarak yüklenen “güvensarsıcı” vakıasının da ispatlanamadığı, bu nedenlerle bu iki vakıanın davacı-davalı erkeğe kusur olarak yüklenemeyeceği…”; Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/3947 E 2022/5807 K
DEDEKTİF TUTTUM BU İŞ OLDU, OLMAZ!
Hukukumuzda kimse kimsenin peşine birisini takıp fotoğraf veya video alıp sonrada bunu mahkemeye delil olarak sunamaz, sunarsa dedektife harcadığı para yanına kar kalır. Hatta dedektif tutmanın bizatihi kendisi boşanmada kusurdur.
- “…davalı kadına yüklenen sadakat yükümlülüğüne aykırı davranış fiilinin ispatında kullanılan ve dedektif tarafından çekilen fotoğrafların hukuka aykırı delil niteliğinde olması sebebiyle kusur belirlemesinde esas alınamayacağı…”; Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2018/1268 E 2019/3978 K
- “…davacı erkeğin de dedektif tutmak suretiyle kusurlu olduğunun…”; Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2018/1268 E 2019/3978 K
*Yazımız genel bilgilendirme amaçlı olup her olayın koşulları farklıdır. Bu sebeplerle boşanma uyuşmazlıklarında hak kaybı yaşanmaması adına konusunda uzman bir avukat tarafından dava takibi önem taşımaktadır.
**Yargıtay kararları için; https://karararama.yargitay.gov.tr