Kambiyo senetlerinin poliçe, bono ve çek olarak 3 farklı türünün olduğu, bu senetelrin genel özellikleri ve zorunlu unsurlarını daha önceki yazımızda incelemiştik (https://www.jethukuk.com/kambiyo-senetleri/)
Bu yazımızla kambiyo senetlerinin vadesi ve ödeme sürelerini 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu ve Yargıtay uygulaması eşliğinde ana hatlarıyla aktarmaktayız.
Yazı içeriği ve Başlıklar;
1-Kavramların Açıklanması
2-Poliçe ve Bonolarda Vade Türleri
3-Çekte Vade
4-Sürelerin Hesabı
5-Zamanaşımı
I) Kavramların Açıklanması
Yazı içeriğinin anlaşılması adına kambiyo senetlerindeki bazı kavramların açıklamasını yapmaktayız.
Poliçe; bir havale ilişkisi olup 3 taraf bulunmaktadır; düzenleyen (eski adıyla keşideci), lehtar ve muhatap.
-Poliçeye konu alacağın sahibi olan ve bunu havale etmek için senedi hazırlayan kişiye düzenleyen denilmektedir. Bu kişi böylelikle muhatapta olan alacağını lehtara devretmektedir.
-Poliçeye konu alacağın devredildiği kişiye ise lehtar denilmektedir. Bu kişi ile düzenleyen arasındaki devrin sebebi, geçerli olarak hazırlanan kambiyo senedinin konusu dışındadır (soyutluk ilkesi)
-Poliçeye konu alacağı ödemekle yükümlü yani borçlu kişiye ise muhatap adı verilir.
Bono ise ikili bir ilişkidir, düzenleyen ve lehtar.
-Bonoda düzenleyen kişi, hem senedi hazırlayan hem de borçlu konumundaki kişidir. Burada poliçeden farklı olarak bir havale ilişkişi bulunmayıp düzenleyen kendi borcu karşılığında senet vermekte ve ödemeyi taahhüt etmektedir.
-Bonoda lehtar ise poliçede olduğu gibi, alacaklı kişidir.
Çekte ise yine poliçede olduğu gibi 3 taraflı bir ilişki mevcuttur. Ancak burada farklı olarak muhatap her zaman bir bankadır.
Kambiyo senetleri ile ilgili bir diğer kavram ise ciro eden kişi anlamındaki cirantadır. Kambiyo senetlerinin tedavül yeteneğinden ötürü senetteki hakların devredilmesi ciro, bunu yapan kişi ise cirantadır. Böylece ciranta, ciro ettiği kişiye senetteki alacağı tahsil etme; muhataba da senetten doğan borcunu bu yeni kişiye ödeme yetkisi vermektedir. Yani ciro, çifte yetki veren bir hukuki işlemdir. Senette ilk hak sahibi lehtar olduğundan ilk ciranta da doğal olarak lehtar olacaktır.
Aval ise senet borçlusu olan kişi lehine teminat verilmesi yani kambiyo hukukuna özgü bir kefalet türüdür. Aval veren kişiye avalist denilmekte olup böylece kimin için taahhüt altına girmişse onun gibi sorumlu olacaktır (TTK madde 702).
Hamil, senedi elinde bulunduran son kişidir.
II) Poliçe ve Bonolarda Vade Türleri
Kambiyo senetlerinden olan poliçe ve bonoda 4 farklı vade türü bulunmaktadır;
-Görüldüğünde vadeli poliçe veya bono,
-Görüldükten belirli süre sonra vadeli poliçe veya bono,
-Düzenleme gününden belirli süre sonra vadeli poliçe veya bono,
-Belirli bir günde vadeli poliçe veya bono,
(TTK madde 703, madde 778)
A/Görüldüğünde vadeli senetlerde;
Görüldüğünde ödenecek poliçe veya bono; ibrazında ödenir. Böyle bir senedin düzenlenme gününden itibaren bir yıl içinde ödenmesi için ibrazı gerekir.
Senedi düzenleyen bu süreyi kısaltabileceği gibi, daha uzun bir süre de belirleyebilir. İbraz süreleri senedi tedavülde dolaştıran cirantalar tarafından kısaltılabilir.
Düzenleyen, görüldüğünde ödenecek senedin belirli bir günden önce ödenmek üzere ibraz edilmeyeceği hakkında şart koyabilir. Bu takdirde ibraz süresi o tarihten başlayacaktır. (TTK madde 704).
Süresinde ibraz yapılmadığı takdirde senedi elinde bulunduran alacaklı, sadece senet borçlusuna (poliçede muhatap, bonoda düzenleyen) karşı zamanaşımı süresinde hak talebinde bulunabilecek, ancak kendisinden önceki cirantalara başvuruda bulunamayacaktır. ( “…Vadesi gösterilmemiş bononun bir yıl içinde ibraz edilmemiş olması, zamanaşımı müddeti dolmadıkça senet keşidecisini sorumluluktan kurtarmaz. Senedin süresi içinde, yani keşide tarihinden itibaren bir yıl içinde ibraz edilmemesi vadenin geçirilmesi hükmünde olup, bu halde rücu hakkı düşeceğinden cirantalara müracaat edilemez. Fakat zamanaşımı süresi dolmadıkça senedi düzenleyen borçlunun (keşidecinin) sorumluluğu devam eder (Poroy/Tekinalp; Kıymetli Evrak Hukuku Esasları, Genişletilmiş 15. bası, s. 121, … 2001)…”; Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/3307 E 2016/19510 K).
B/Diğer senetlerde;
Görüldükten belirli süre sonra, düzenleme gününden belirli süre sonra ve belirli bir günde vadeli poliçe veya bonolarda ise senedi elinde bulunduran alacaklı, ödeme gününde veya onu izleyen 2 iş günü içinde ödenmek üzere ibraz etmelidir. (TTK madde 708). Aksi durumda görüldüğünde ödenecek kambiyoda olduğu gibi sadece poliçede muhatap, bono da ise düzenleyene karşı zamanaşımı süreleri içerisinde talep hakkı kalacak, cirantalara başvurulamayacaktır.
Düzenleme tarihinden belirli süre sonra veya belirli bir günde vadeli senetlerde ödeme gününü tespitinde sorun yoktur, senetten kolaylıkla ödeme günü tespit edilecektir. Ancak görüldükten belirli süre sonra ödenecek olan kambiyo senetleri için ödeme günü nasıl belirlenecektir? Bu senetlerin ödeme günü, ibraz sonrası borçlu tarafından verilen kabul şerhinde yazılı tarihe veya kabul etmeme durumunda alacaklı tarafından noter aracılığıyla çekilecek olan protesto tarihine göre belirlenir. Ancak kabul şerhinde tarih gösterilmemiş ve protesto da çekilmemiş olursa kabule ibraz için öngörülmüş bulunan sürenin son günü kabul edilmiş sayılır.
III) Çekte Vade
Yukarıda belirtildiği üzere çekte teknik anlamda vade yoktur, bir çek görüldüğünde ödenir. Çek üzerinde vade yazılmış ise bu durum çekin geçerliliğini etkilemez, bu vade yazılmamış sayılır.
Ancak tıpkı bono ve poliçede olduğu gibi çekte de ibraz süreleri mevcuttur. Bu sebeple çekin ödenmek üzere bankaya ibrazı şarttır. Çekin bir takas odasına ibrazı da ödeme için ibraz yerine geçer (TTK madde 798).
Çekte ibraz süreleri ödeme yerine göre değişkenlik göstermekte olup şu şekildedir;
-Çek, düzenlendiği aynı yerde ödenecekse 10 gün içinde muhatap bankaya ibraz edilmelidir. Aynı yer kavramında il ve ilçe sınırları, büyükşehirlerde ise o ilin tamamı dikkate alınmalıdır
-Eğerki çek düzenlendiği yerden başka bir yerde ödenecekse 1 ay içinde bankaya ibraz edilmelidir.
-Ödeneceği ülkeden başka bir ülkede düzenlenen çek, düzenlenme yeri ile ödeme yeri aynı kıtada ise 1 ay içinde bankaya ibraz edilmelidir. Çek hukuku uygulamasında tamamen Avrupada olmasa da tüm Akdeniz ülkeleri Avrupa kıtasında sayılmakta olup Türkiye’de buna dahildir.
-Eğerki ödeme yerinden başka ülkede düzenlenen çekte bu yerler ayrı kıtalarda ise 3 ay içinde bankaya ibraz edilmelidir.
İbraz süreleri TTK madde 811 içerisinde sayılan mücbir sebep hallerinde uzayacaktır.
IV) Sürelerin Hesabı
Düzenlenme gününden veya görüldükten bir veya birkaç ay sonra ödenmek üzere düzenlenen bir poliçe ve bononun vadesi, ödemenin yapılması gereken ayın o günün karşılığı olan gününde gelmiş olur. Karşılığı olan gün bulunmadığı takdirde vade o ayın son günü gelmiş olur.
Bir poliçe veya bono, düzenlenme gününden veya görüldükten bir buçuk ay veya birkaç ay veya yarım ay sonra ödenmek üzere düzenlendiği takdirde, ilk önce tam aylar hesap edilir.
Vade olarak bir ayın başı, ortası veya sonu gösterilmişse, bunlardan ayın birinci, onbeşinci ve sonuncu günleri anlaşılır.
“Sekiz gün” veya “onbeş gün” ibarelerinden bir veya iki hafta değil, gerçek olarak sekiz veya onbeş günlük bir süre anlaşılır.
“Yarım ay” ibaresi onbeş günlük bir süreyi ifade eder.
V) Zamanaşımı
Poliçeyi kabul edene karşı ileri sürülecek poliçeden doğan istemler ile bonoda düzenleyene karşı bonodan kaynaklı talepler vadenin geldiği tarihten itibaren 3 yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.
Hamilin, cirantalarla düzenleyene karşı ileri süreceği istemler, süresinde çekilen protesto tarihinden veya senette “gidersiz iade olunacaktır” kaydı varsa vadenin dolduğu tarihten itibaren 1 yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.
Bir cirantanın başka cirantalarla düzenleyen aleyhine ileri süreceği istemler, cirantanın poliçeyi ödediği veya poliçenin dava yolu ile kendisine karşı ileri sürüldüğü tarihten itibaren 6 ay geçmekle zamanaşımına uğrar.
Çekte ise hamilin, cirantalarla düzenleyene ve diğer çek borçlularına karşı sahip olduğu başvurma hakları, ibraz süresinin bitiminden itibaren 3 yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.
Çek borçlularından birinin diğerine karşı sahip olduğu başvurma hakları, bu çek borçlusunun çeki ödediği veya çekin dava yolu ile kendisine karşı ileri sürüldüğü tarihten itibaren 3 yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.
*Yazımız genel bilgillendirmeye yöneliktir. Kambiyo uyuşmazlıları birçok ayrıntıyı içerdiğinden konusunda uzman kişilerden yardım alınması hak kaybı yaşanmaması adına son derece önemlidir.
**Yargıtay kararları için; https://karararama.yargitay.gov.tr/